Enflasyon ile Tüketici Kredisi Faiz Oranları Arasındaki ilişkinin Toda-Yamamoto Nedensellik Yöntemi ile Analizi: Türkiye Örneği
Şu kitabın bölümü:
Çevik,
E.
İ.
&
Kırcı Altınkeski,
B.
(eds.)
2023.
Granger Nedensellik Sınamasında Yeni Yaklaşımlar.
Özet
İktisadi faaliyetlerin izlenmesinde enflasyon ile faiz oranları iki önemli makroekonomik değişkendir. Para politikası yapıcıları, enflasyonu kontrol etmek için faiz oranlarında değişikliğe gidebilirler. Yüksek faiz oranları, kredi maliyetlerini arttırarak tüketici harcamalarını ve yatırımları azaltabilir, böylece enflasyonu düşürebilir. Diğer taraftan düşük enflasyon oranları, ekonomide deflasyon riskini arttırabilir ve tüketicileri harcama yapmaktan alıkoyabilir. Bu durumda, para politikası yapıcıları faiz oranlarını düşürebilir ve tüketici harcamalarını arttırabilir. Bu çalışma, 2004 – 2022 yılları arası aylık veriler kullanılarak Türkiye’de enflasyon oranları ile tüketici kredisi faiz oranları arasındaki ilişkisi Toda-Yamamoto (1995) nedensellik testi yöntemi ile incelenmiştir. Ampirik bulgular, enflasyon oranları ile faiz oranları arasında her iki yönde de bir nedensellik ilişkisi olmadığını göstermektedir. Türkiye’de enflasyon oranları ile tüketici kredisi faiz oranları arasında nedensellik ilişkisinin olmamasının birkaç nedeni olabilir. Merkez bankasının uyguladığı para politikasının etkinliğinin azalması ve ülkenin yüksek risk priminden kaynaklı enflasyon düşük olsa bile tüketici kredisi faiz oranlarının yüksek olmasıdır. Ayrıca, enflasyon ile tüketici kredisi faiz oranları arasında doğrusal bir ilişkinin olmaması da olabilir.