Spor performansı, yalnızca fiziksel uygunlukla değil, sporcuların psikolojik durumlarıyla da doğrudan ilişkilidir. Hem geleneksel sporlarda hem de e-sporcularda kaygı, stres ve performans üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Rekabetçi sporlarda bilişsel kaygı yaygın olup, performansı doğrudan etkileyebilir. Kaygı düzeyi, stresle başa çıkma stratejilerine ve gerilim seviyesine bağlı olarak değişir. Konsantrasyon, zihinsel hazırlık ve endişeden arınma gibi yöntemler, performans kaygısını azaltarak başarıyı artırabilir. E-sporcularda ise bireysel odaklanma ve sınırlı takım antrenmanları nedeniyle daha yüksek kaygı seviyeleri görülebilir. E-sporcular, bireysel yeteneklerine dayanarak rekabet ettiklerinden, kaygı düzeyleri geleneksel sporlardan daha fazla olabilir. Bu durum, bilişsel ve fiziksel işlevsellik üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Hem geleneksel sporcularda hem de e-sporcularda stres yönetimi, psikolojik dayanıklılık ve performans üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Stres yönetimi için gevşeme teknikleri, bilişsel-davranışsal stratejiler ve sosyal destek önerilmektedir. Gevşeme teknikleri, stresin fizyolojik etkilerini azaltabilirken, bilişsel-davranışsal stratejiler, sporcuların kaygıyı yönetmelerine yardımcı olabilir. Ayrıca, sosyal destek ve duygusal zekâ, stresle başa çıkmada önemli rol oynar. E-sporcularda, zihinsel dayanıklılık, duygusal zekâ ve sosyal destek gibi faktörler stres yönetimi için temel unsurlardır. Dayanıklılığın artırılması, bireysel farklılıklar ve stres faktörleri dikkate alınarak, çok disiplinli bir yaklaşım gerektirir.