İnsanlık tarihinden bu yana doğal ve insan kaynaklı afetler, toplumu ciddi şekilde etkileyerek maddi ve manevi kayıplara yol açmıştır. Küreselleşme ile birlikte bu afetlerin sayısı artmış ve toplumların baş etme kapasitelerini zorlamıştır. Afet sonrası insani yardımlar, temel ihtiyaçların karşılanmasında hayati bir rol oynamaktadır. Doğru zaman, yer, kişi ve yöntemle yapılan yardımlar, insani yardım lojistiğinin temelini oluşturur. Bu kavram, özellikle Gazze gibi ambargo ve çatışma altında olan bölgelerde daha da önem kazanmaktadır.

Gazze Şeridi, 2,3 milyonluk nüfusunun büyük çoğunluğunun yoksulluk sınırının altında yaşadığı, küresel çapta en yoğun nüfuslu bölgelerden biridir. 7 Ekim 2023'te başlayan Filistin-İsrail çatışmaları, bölgedeki insani krizi derinleştirmiştir. Ambargolar nedeniyle temel insani ihtiyaçlar karşılanamamakta ve yardım dağıtımı büyük zorluklarla gerçekleştirilmektedir.

Çalışma, insani yardım lojistiğinin önemini vurgulamakta ve Gazze’deki acil ihtiyaçlara odaklanmaktadır. Yardımların hızlı ve etkili bir şekilde ulaştırılması için çözüm önerileri sunulacak, bölgeye yapılan ulusal ve uluslararası yardımlar incelenecektir. Ayrıca, kısa ve uzun vadede insani yardımların sürdürülebilirliğini sağlamak için gerekli stratejiler tartışılacaktır. Gazze’deki durum, insani yardım lojistiğinin çatışma bölgelerinde karşılaştığı zorlukları somut bir örnekle ele almak açısından kritik bir öneme sahiptir.