Örgütsel gelişim, çalışan bağlılığı ve sürdürülebilir performansı artırmayı hedeflerken çevresel değişimlere uyum sağlamayı da amaçlamaktadır. Tarihsel süreç içerisinde klasik teorilerden çağdaş yaklaşımlara geçişte işletmelerin stratejik hedeflerini gerçekleştirme yöntemlerini de dönüştürmüştür. Klasik teoriler iş verimliliği ve hiyerarşiye odaklanırken çağdaş yaklaşımlar işbirliği, inovasyon ve çeviklik gibi unsurları ön plana çıkarmaktadır. Örgütsel gelişim, işletmelerin yalnızca finansal performansını artırmakla kalmayıp çalışan memnuniyeti ve inovasyonu da teşvik ederek uzun vadeli başarı sağlar. Gelişim süreci stratejik ve uzun vadeli bir çalışma olup teşhis, planlama, uygulama ve değerlendirme aşamalarından oluşur. Liderlik becerileri ve değişime direnç yönetimi de bu süreçte kritik bir rol oynar. Modern iş dünyasında örgütsel gelişim; dijital dönüşüm, çevik yönetim, yapay zekâ ve çalışan deneyimini iyileştirme gibi trendlerle de şekillenmektedir. Dijitalleşme, işletmelerin süreçlerini hızlandırırken, bilgi yönetimi ve uzaktan çalışma gibi esneklik sağlayan yaklaşımları desteklemektedir. Liderlerin dönüşümcü yaklaşımları ve çalışanların değişim süreçlerine katılımı, bu başarının sürdürülebilirliğini destekleyen önemli unsurlardır. Örgütsel gelişim, günümüzün dinamik piyasa koşullarında işletmelerin adaptasyon ve yenilikçi yapılar oluşturmasında temel bir strateji olarak oldukça önemli bir noktadır.