Cumhuriyetin ilk yıllarında doğan bu insanlar, kıtlık ve yokluk yıllarında çocuklarını çok iyi yetiştirmişlerdir. Üzerine 1939 depreminin etkileriyle sarsılsalar da onurluca bir yaşam sürmüşlerdir.
1939 depremi sonrası Tokat ve Reşadiye tarafından gelen herkes yeni yerlerinde ve yeni yaşamlarında Hamide gibi tutunmaya çalışmıştır. Köyde o bölgeden herkes Hamide’nin akrabası, yoldaşı olmuştur.
O yıllarda çocuklarını okutabilmek için dişini tırnaklarına takarak kazma ve kürekle çalışan sağır ve dilsiz baba her savurduğu kazmada çocuklarının geleceğine zemin hazırlamıştır. Taşova –Amasya yol çalışmasında herkes tek yevmiye alırken sağır ve dilsiz olan Abdurrahman Üstün en zor ve ağır işlerde çalışarak çift yevmiye parası kazanmıştır. Bu onurlu mücadelenin karşılığında çocukları hayata daha sıkı sarılarak kendi hayatlarını da iyi bir konuma taşımışlardır.
Yukarı Baraklı köyünde ‘’Ahraz’ ın Karısı ‘’ olarak tanınmıştır.. Fakat ailede herkes ona Patron demiştir. Kaynının oğlu Ömer Üstün ailedeki liderliğini fark edince bu lakabı daha ortaokul yaşlarında takmıştır. Her şeyi ve herkesi yönettiği için olsa gerek.
Bu koca yürekli kadın 2013 yılında vefat etmiştir. Ardında onlarca ağıt bırakmıştır. Çoğu yazıya geçmediği için unutulmuştur. Beş erkek çocuğunu yiğitçe büyüten bu Anadolu kadınını rahmetle ve özlemle anıyoruz.
Ruhun şad olsun Patron Babaanne…