Dijital çağın getirdiği hızlı değişimler, yaşamın her alanında olduğu gibi eğitim ve öğretim süreçlerinde de köklü dönüşümlere yol açmıştır. Özellikle çevrimiçi platformlar, mobil uygulamalar, dijital öğrenme materyalleri ve sanal sınıflar, öğrencilere daha esnek ve kişiselleştirilmiş bir öğrenme deneyimi sunmaktadır. Bu yeni öğretim ortamları, öğrencilere zamandan ve mekândan bağımsız olarak öğrenme fırsatı sunmasının yanı sıra dil öğreniminde farklı öğrenme stillerine hitap eden bir çeşitlilik sağlamaktadır. Bunun bir sonucu olarak dil eğitimi – öğretiminin yanında dolaylı olarak edebiyat öğretimi de bu çeşitlilikten payını fazlasıyla almaktadır. Bu bağlamda, teknolojinin sunduğu yeni imkânlar dil eğitiminin pedagojik yaklaşımlarını yeniden şekillendirerek, öğrenme-öğretme süreçlerini interaktif, kişiselleştirilmiş, erişilebilir hale getirerek, öğrenme ortamlarını öğrenenlerin kendi kendini değerlendirme imkanına sahip olabildiği bir mecraya dönüştürmektedir. Bu kitapta, eğitim teknolojilerinin dil öğretiminde nasıl etkili kullanılabileceği, hangi dijital araçların ve yöntemlerin öğrenme sürecini desteklediği ve dil öğrenme süreçlerinin nasıl daha etkili hale getirilebileceği gibi önemli sorulara yanıt aranmaktadır. Aynı zamanda, söz konusu yeniliklerin edebi eserlerin ortaya çıkış süreçlerine olan etkisi ve edebiyat eğitimi alanına olan olası yansımaları da ele alınmıştır. Kitabın bölümlerinde dijitalleşmenin dil öğretiminde yarattığı fırsatlar ve karşılaşılan zorluklar derinlemesine incelenmektedir. Dijital araçların öğretmenler ve öğrenciler üzerindeki etkileri, dijital okuryazarlığın önemi, dijital dil öğretimi materyallerinin hazırlanması ve değerlendirilmesi gibi konular, okuyuculara hem teorik hem de pratik bilgiler sunmaktadır. Ayrıca, dil öğretiminde oyunlaştırma, çevrimiçi öğrenme toplulukları ve sosyal medya platformlarının rolü gibi güncel konulara da yer verilmektedir.