Türkiye, yaşadığı afetler içerisinde en fazla depremlerden etkilenmiştir. Cumhuriyet tarihi boyunca en çok can ve mal kaybına neden olan afetler, yıkıcı depremlerdir. Deprem risklerinin azaltılması, Türkiye afet yönetiminin en önemli bölümlerinden biridir. Deprem risklerinin temel unsuru, deprem dayanımı düşük veya yetersiz bina stokudur. Deprem risklerinin azaltılması için mevcut bina stokunda temel olarak üç faaliyet yürütülmelidir: Bunlar; deprem dayanımı yetersiz olanların kontrollü olarak yıkılması, deprem dayanımı düşük olanların güçlendirilmesi ve deprem dayanımı yeterli olanlarda da yapısal olmayan hasarlar için tedbirler alınması olarak ifade edilebilir. Bu çalışmaların yürütülmesi için mevcut bina stoku envanterinin bilinmesi gerekmektedir. Türkiye’de maalesef bu bilgilerde önemli eksiklikler vardır. Bu konuda öncelikli yapılması gereken çalışmalar, Yapı Stoku ve Bina Stoku Envanteri Oluşturma Standartlarının hazırlanması gerekmektedir. Daha sonra bu çalışmada ilk defa önerilen, Yapı Envanteri İçerik Sınıflandırma Sistemine göre kurum ve kuruluşların kendi bünyelerindeki yapı stoku envanterlerini sınıflandırmaları öncelikli faaliyet olmalıdır. Bu çalışmaları takiben, bir şehirdeki her yerleşim bölgesi için bina stoku envanteri oluşturulmalıdır. Bu envanter sayesinde risk analizleri yüksek doğruluklu yapılabilir ve deprem riskleri önemli ölçüde azaltılabilir. Sonuç olarak, bina stoku envanteri hem deprem risk azaltma çalışmaları hem de hasar tespit çalışmaları için etkin faydalar sağlayacaktır.