Sanayi Devrimiyle gelişen teknoloji  fabrikalarda makine üretiminin yaygınlaşmasına   neden olmuştur. Böylelikle seri olarak üretilen  ürünlerde el emeği ve  insan gücünün azalması sonucunda, sanatsal ve  estetik değerlerden uzak birbirine benzer ürünler ortaya çıkmıştır. Dönemin sanatçıları tarafından   makineleşmenin getirdiği bu olumsuz duruma tepki olarak gelişen Arts and Crafts hareketiyle sanat ile  zanaatın bir arada olması sağlanmıştır.  Arts and Crafts hareketinin öncülerinden William Morris, endüstriyel üretime karșı olmasıyla  sanatçılar ile zanaatkarlar arasındaki ayrımın ortadan kaldırılması düşüncesiyle gelişen  Arts and Crafts hareketi, modernizmi ve Bauhaus’u oluşturmuştur. 1919 yılında Mimar Walter Gropius tarafından Bauhaus Sanat ve Tasarım  Okulunu kurulmuştur. Bauhaus Sanat ve Tasarım Okulunda  atölye sistemi içerisinde mesleki açıdan önemli olan sanatçılar, dönemin ihtiyaçlarını karşılayan nitelikli ve modern tasarım ürünleri üretmeye yönelik uygulamalı dersler verilerek,  öğrencilerin farklı disiplinlerle bir arada çalışabildikleri  sanat veya tasarım alanında uzmanlaşmalarını sağlanmışlardır. Bauhaus Sanat ve Tasarım Okulu’nda farklı disiplinde çalışmalar yapan diğer bir atölyes de dokuma atölyesidir. Bu atölye   20. Yüzyılın tekstil tasarım tarihinin en önemli oluşumlarından biri olarak gösterilmektedir. Modern dokuma sanatı ve desen anlayışında çığır açan endüstriyel üretime uygun yeni malzemelerin ve tekniklerin  denendiği bu  atölye, modern dönemin algılarında değişikliklere yol açmıştır.

Bauhaus kadın tasarımcılar, 20. yüzyılın başlarında yaşanan tüm zorluklarla mücadele etmiş olmaları onların atölyede devrimci  nitelikte çalışmalar yapmalarına engel olamamıştır. Bauhaus kadın tasarımcıları ile ilgili günümüzde sınırlı sayıda yayın bulunmaktadır. Bu çalışmada günümüz tekstil sektörünün gelişimine öncülük yapmış olmaları ve kadın tasarımcılara esin kaynağı olan   Bauhaus kadın tasarımcılarının yenilikçi dokuma tasarımlarının, gün yüzüne çıkarılması amaçlanmıştır.