Anne sütü, optimal bebek beslenmesi ve sağlığı için küresel altın standarttır. Dünya Sağlık Örgütü emzirmenin doğumun ilk saatinde başlatılması, bebeğin ilk 6 ay sadece anne sütüyle beslenmesini daha sonra bebeğin 2 yaş ve sonrasına kadar emzirilmesini önermektedir. İlk altı ay boyunca yalnızca emzirmenin hem anne hem de bebek için hayati önem taşıdığı bilinmektedir. Anne sütünün bileşimi dinamiktir ve emzirme boyunca değişmektedir. Demografik ve genetik faktörlerin, annenin yaşam tarzının bir sonucu olarak süt bileşenleri ile biyoaktif bileşiklerde meydana gelen değişiklikler, bebek sağlığı üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Emzirmenin birçok faktörden etkilendiği bilinmekte ve bu faktörler fizyolojik, psikolojik, bireysel, çevresel ve toplumsal olarak değişmektedir. Emzirmenin başlatılması ve sürdürülmesini etkileyen bireysel faktörler anne ile ilgili olan faktörlerdir. Bu faktörler içerisinde, annenin emzirme bilgisi ve becerisi, ebeveynlik deneyimi, yaşamış olduğu doğum deneyimi, annenin iyilik hali yer almaktadır. Yenidoğanda herhangi bir sağlık sorunu olması, erken doğum ve düşük doğum ağırlığı gibi nedenlerden dolayı erken dönemde emzirmenin başlatılmasına engel olabilmektedir. Hem anne hem de bebek ile primer ilgilenen ebelerin pek çok rolleri bulunmaktadır. Ebeler bakım verme, hasta haklarını savunma, karar verme, eğitim verme gibi rollere sahiptir. Ebelerin bu rollerini kullanması sayesinde annelerin emzirme davranışlarında pozitif etkiler meydana gelmektedir. Ebeler doğum sonu ilk saat içinde anneyi teşvik ederek emzirmenin başlatılmasında öncü olmalıdır. Anneler emzirmenin sürdürülmesi aşamasında da desteklenerek doğru emzirme alışkanlıklarını kazanmalarında ebelerin desteği önem sağlamaktadır.