Dünya’da yaşanan gelişmeler ve küreselleşmenin etkileri sanayileri de etkilemektedir. Değişen ve gelişen dünyada yaşanan baş döndürücü dönüşüm gelişen ve gelişmekte olan ülkelerde yeni arayışları ve perspektifleri beraberinde getirmiştir. Sanayi devrimiyle ortaya çıkan ve küreselleşmenin etkileriyle derinlik kazanan bölgesel eşitsizlik sorunu da Dünya ekonomilerinde önemli bir sorun olarak yerini almıştır. Bölgesel kalkınma noktasında geliştirilen çözümler, modeller ve teoriler, sosyal bilimler içerisinde ekonominin dışında siyaset bilimi ve sosyoloji gibi disiplinlerde de incelenmektedir. İktisat bilimi perspektifinden bölgesel eşitsizliğin çözümünde rol üstlenebilecek bir argüman olarak yeni sanayi odakları bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Bir süreç olarak irdelenen bölgesel kalkınma kavramının içerisinde yer alan yeni iş olanaklarının oluşması, yaşanabilirlik düzeyinin artması ve sanayinin teşviklerle desteklenmesi gibi birçok dinamik bu sürecin önemli yapıtaşlarını meydana getirmektedir. Buradan hareketle bölgesel eşitsizliğin azaltılması, küçük ve orta ölçekli girişimlerin desteklenmesi, uzmanlaşmanın artırılması ve sürdürülebilirliğin sağlanması gibi birçok dinamiği barındıran yeni sanayi odağı, dikkate alınması gereken önemli bir konuyu oluşturmaktadır.

Bu çalışma öncelikle bölgesel kalkınma kavramını irdelemektedir. Daha sonra bölgesel kalkınma sürecinde önemli bir kavram olarak literatürde yerini alan yeni sanayi odağı kavramını ve önemini Gaziantep ili örneğinde ele almaktadır. Yeni sanayi odağı kavramı çalışmada tanımı, özellikleri, kriterleriyle birlikte incelenirken, yeni sanayi odağı örneği olarak Gaziantep iline ait veriler, çalışmanın istatistiksel boyutunu güçlendirmiştir. Çalışmada ulaşılan sonuç, bölgeler arasındaki eşitsizliklerin azaltılmasına ve illerin gerek ulusal gerekse uluslararası düzeyde rekabet edebilirliğin sağlanması için yeni sanayi odaklarının desteklenmesi ve geliştirilmesi yönündedir.