Hayatın pek çok alanında gün geçtikçe daha çok karşılaşılan yapay zekâ (YZ), pazarlamada da önemini arttırmaktadır. Özellikle dijital pazarlamada müşteriyle etkileşim, müşteri deneyimi ve müşteri ilişkileri geliştirme konusunda markalara avantajlar sağlayabilen YZ, algılanan riski azaltma veya ortadan kaldırma, ürün seçimi ve karar verme sürecinde zamandan tasarruf gibi konularda da tüketicilere avantajlar sağlayabilir. Öte yandan YZ uygulamalarının hem markalar hem de tüketiciler için olumsuz sonuçlar doğurması da mümkündür. Örneğin büyük veriyi etkin kullanım gerektiren YZ, markaları bu noktada zorlayabileceği gibi kişisel verilerin ihlali ve algoritmaların önyargılı çıktılar sunması gibi sebeplerle de tüketiciler açısından dezavantaj oluşturabilir. Bu ve buna benzer dezavantajlı durumlar, yapay zekânın pazarlama etiği açısından da tartışılmasını beraberinde getirir. Bu çalışmada yapay zekânın dijital pazarlama ve tüketici davranışı kapsamında yerini sorgulamak ve yapay zekâyı bu açıdan kavramsal bir şekilde ele almak amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle YZ ve ardında yatan teknolojiler açıklanmıştır. Sonrasında pazarlama iletişimi ve müşteri etkileşimi açısından yeri sorgulanan, markalar ve tüketiciler açısından olumlu ve olumsuz yönleri açıklanan YZ, pazarlama etiği kapsamında ele alındıktan sonra çalışma sonlandırılmıştır.